Türk dili kadar tarihî derinliği ve coğrafî yaygınlığı olan pek az dil vardır. Bu yüzden Türk dilinin tarihini yazmak, iğne ile kuyu kazmaya benzer. Dilimizin esaslı tarihini ve gramerini yazmak için öncelikle, yazı dili hâline gelmiş lehçelerin temel kaynaklarını tespit etmek ve bunlar üzerinde yapılan çalışmaları bir araya getirmek gerekir. Bu kaynaklar bilgisi, yapılacak karşılaştırmalı lehçe çalışmalarına temel teşkil edecektir. Ancak o zaman, Türkçenin çerçevesini oluşturduğu bir işte ve fi ...