...Bununla birlikte romancı hep tedirgindir. Sözgelimi oğlunun Prag'a gidişini hatırlayan romancı, Vedad'ı birdenbire "bir sis içinde " örtülü görüyordu. Ve bu hatırlayışını yorumlamak istedikçe, iki şüphe yakasına yapışırdı: genç adam ya annesinden ayrılırken bu ayrılışın sonrasıza kadar sürüp gideceğinden kaygılanmıştı yada kendisini bekleyen "akıbet"i önsezileriyle duyumsuyordu... Romancı, oğlunun "öyle mahzun", öyle titrek, öyle yaslı bir bakışla annesine baktığını hatırlıyordu ki, "işte şim ...