Onlar endişeli yüzlerle ayağa kalkarken, genç casus sarayındaki görevine dönmek üzere kapıya doğru fırlamıştı bile. Kilisenin toplantı salonundan geçerken bir an durdu. Mumların, duvarları süsleyen altın mozaiklerden yansıyan titrek ışığı altında ışıl ışıl parlayan, tümü som altından yapılma şamdanlara, İsa heykeline, sağa sola serpiştirilmiş kocaman haçlara, vazolara baktı. Yalnızca burada inanılmaz bir hazine yatıyordu. Kilisenin mahzeninde, bunun on katı vardı. Genç adam, İsa heykelinin önünd ...